Rağbette Olmak Ne Demek? – Bir Hikâyeyle Kalbe Dokunan Yolculuk
Bir Hikâyeyle Başlayalım…
“Biliyor musun,” dedi Elif gözlerini uzaklara dikip, “bazen var olmak yetmiyor. Görülmek, hissedilmek, sevilmek istiyorsun… Ama en çok da rağbet görmek.”
Mert bir an durdu. Bu cümle kulağında yankılanırken, içinde bir şeylerin kıpırdadığını hissetti. O hep çözüm odaklı, hep aklın yolundan yürüyen adamdı. Elif’in ise kalpten gelen kelimeleri vardı; dokunan, sarsan, düşündüren… İkisi farklıydı ama belki de tam bu yüzden birbirlerine tamam oluyorlardı.
Rağbette Olmak: Görülmenin ve Değer Görmenin İnce Noktası
Rağbette olmak… Sadece bir kelime değil aslında. Bir insanın, bir kalbin, bir varlığın önemsenmesi, değer görmesi, tercih edilmesi demek. İnsan ruhunun en derin arzularından biridir bu: bir yerde, bir kalpte, bir dünyada “önemli” olmak.
Elif bunu hep hissederek yaşardı. İnsan ilişkilerinde empati kurar, kalpten yaklaşırdı. Onun için rağbette olmak; bir bakışta değer bulmak, bir sözle kıymet görmekti. Mert ise farklıydı. O, çözüm üretir, adımlar atar, stratejiyle ilerlerdi. Onun için rağbet görmek, birinin yanında “doğru insan” olarak yer almak, güçlü bir rol oynamaktı.
Farklıydılar evet, ama ikisinin de özünde aynı arzu vardı: “Seçilen” olmak.
Bir Yolculuk Başlıyor: Elif ve Mert’in Sınavı
Zamanla ilişkilerinde görünmeyen bir soğukluk oluştu. Elif, Mert’in ilgisinin azaldığını düşünüyordu. Artık küçük detaylara dikkat etmiyor, gözlerine eskisi gibi bakmıyordu. Oysa Elif için bu detaylar, varlığının onaylanmasıydı.
Mert ise kendince her şeyi yapıyordu. İşten çıkınca onu alıyor, hafta sonlarını planlıyordu. Ama Elif hâlâ bir şeylerin eksik olduğunu hissediyordu.
Bir akşam Elif, içini dökmeye karar verdi:
“Ben senden mucizeler beklemiyorum, Mert. Sadece varlığımın değerli olduğunu hissetmek istiyorum. Bir tebessüm, küçük bir söz… İşte o zaman anlıyorum ki hayatında bir yerim var.”
Mert başını eğdi. O an anladı ki çözüm odaklılığıyla aslında Elif’in ihtiyacını gözden kaçırmıştı. O sadece “vardı”, ama Elif “değerli” hissetmek istiyordu. İşte rağbette olmak tam da buydu: var olmak değil, “tercih edilmekti.”
Rağbette Olmak: Sevmenin En Derin Hali
Rağbet görmek, sevmenin ötesinde bir şeydir. Sevgi bazen sessizce var olabilir ama rağbet görmek, sevginin görünür olmasıdır. Bir bakışta “iyi ki varsın” demektir. Bir dokunuşta “sen özel birisin”i hissettirmektir.
Mert bunu öğrendiğinde değişti. Artık sadece plan yapmıyor, Elif’in dünyasına da dokunuyordu. Onun hislerini anlamaya çalışıyor, küçük sürprizlerle varlığını onurlandırıyordu. Elif ise Mert’in çabasını gördükçe daha çok bağlandı. Çünkü insanlar çaba gösterilen yerde kalır, önemsendiği yerde kök salar.
Sonuç: Rağbette Olmak Hepimizin Hikâyesi
Hepimizin içinde bir Elif ve bir Mert var. Bazen hissetmek isteriz, bazen göstermek… Ama en derininde hepimiz aynı şeyi ararız: değer görmek.
Rağbette olmak; sevilmenin ötesinde, birinin gözünde “yer edinmek” demektir. Bu, insanın varoluşunu anlamlı kılar.
Hayatın içinde, ilişkilerde, dostluklarda, hatta işte bile… Hepimiz bir yerde tercih edilmek isteriz. İşte o zaman anlarız ki orada, o dünyada gerçekten varız.
Belki şimdi sen de düşünmelisin: Kimin gözünde rağbette olmak istiyorsun? Ve daha önemlisi… Kime gerçekten rağbet gösteriyorsun?